SEYDİŞEHİRLİ ŞEYH ABDULLAH EFENDİ (K.S)

H.1222 (M.1806) tarihinde Bozkır’ın Karacahisar köyünde doğmuştur. Babası aynı köyden Ali oğlu müderris Yeğen Mehmet Efendi, annesi Bozkır’ın Karacaardıç köyünden Sarı Fakîh kızı Zeynep Hanımdır. İlköğrenimini babasından görmüş, onun ölümünden sonra Hocaköy (Üçpınar Kasabası-Bozkır) müderrisi Mehmet Kudsî Efendi (ö.1853)’nin derslerine katılmış ve ondan 1833 yılında icâzet almıştır. Bundan sonra Seydişehir’e yerleşen Şeyh Abdullah Efendi, Seydişehir’in şimdi yıkılmış bulunan büyük medresesinde, 36 yıl müderrislik yapmış, pek çok öğrenci yetiştirmiştir.

Memiş Efendi olarak tanınan Nakşibendi Şeyhi Mehmet Kudsî Bozkırî’den Nakşibendi tarikatının Hâlidî kolu şeyhliği icâzeti alan Hacı Abdullah Efendi, hocasının 1852 yılında Seydişehir’in Çavuş nahiyesinde vefatı üzerine, Seydişehir’de Nakşibendi Şeyhliği postuna oturmuştur. Uzun yıllar Nakşibendi Şeyhi olarak çevresinde büyük saygı gören Şeyh Abdullah Efendinin şöhreti giderek Konya ili sınırlarını aşmış, uzak şehir ve kasabalardan şeyhi görmek üzere gelen ziyaretçilerin sayısı her geçen gün artmıştır. 1869 yılında medrese hocalığını oğullarına bırakan Şeyh, bu tarihten sonra her sabah Seyyid Harun Camii’nde cemaate tefsir dersleri vermiş, ondan sonraki zamanını ibadetle ve tefekkürle geçirmiştir.

Gönüller sahibi, hayırsever bir bilgin olan Şeyh Hacı Abdullah Efendi, 26 Zilhicce 1320 (26 Mart 1903) Perşembe günü 97 yaşındayken Seydişehir’de vefat etmiş, mezarı üzerine Sadrazam Mehmet Ferit Paşa ve Sultan II. Abdülhamit’in yardımı ile türbesi yaptırılmıştır. Türbe 1955 yılında temelinden itibaren onarılmıştır. Hızır Mescidi olarak tanınan türbede, ailesi ve oğulları Hacegân (ö.1906), Hacı Ahmet (ö.1918) ve Hacı Şâkir (ö.1909) medfundur. Kızları: Şerife, Hatice

Tarikat silsilesi şöyledir
1-Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.v.)
2-Hazret-i Ebu Bekir Sıddık (r.a.)
3-Selman-ı Fârisi (r.a.)
4-Kasım Bin Muhammed (r.a.)
5-Ca’fer-i Sâdık (r.a.)
6-Bâyezid-i Bistam (k.s.)
7. Ebu’l Hasan Harakani (k.s.)
8-Ebu Ali Farmedi (k.s.)
9-Yusuf Hemedani (k.s.) (109)
10-Abdulhâlık Gucdüvâni (k.s.)
11-Arif-i Rivegeri (k.s.)
12-Mahmud Fagnevi (k.s.)
13-Ali Rımiteni (k.s.)
14-Muhammed Baba Semmasi (k.s.)
15-Emir Külâl (k.s.)
16-Şah-ı Nakşibend. Muhammed Bahaeddin-i Buhari (k.s.)
17-Alaeddin-i Attar (k.s.)
18-Yakub Çerhi (k.s.)
19-Ubeydullah Ahrar (k.s.)
20-Kadı Muhammed Zahid (k.s.)
21-Derviş Muhammed Semerkandi (k.s.)
22-Hâcegi Muhammed İmkeneği (k.s.)
23-Muhammed Baki Billah (k.s.)
24-İmam-ı Rabbani Ahmed-i Fârûkî Serhindi (k.s.)
25-Muhammed Masum es-Serhindi (k.s.)
26-Muhammed Seyfeddin Serhindi (k.s.)
27-Nur Muhammed Bedâyûni (k.s.)
28-Mirza Mazhar-ı Cân-ı Cânân (k.s.)
29-Abdullah Dehlevi (k.s.)
30-Mevlânâ Hâlid-i Bağdadi (k.s.)
31-Memiş (Mehmet Kudsi) Efendi (k.s.) (1784-1852)
32-Seydişehirli Hacı Abdullah Efendi (k.s.) (1806-1903)


HACI ABDULLAH EFENDİNİN HALİFELERİ

Seydişehir’de oğlu Hocaken (Mehmet Ali) Efendi
Adanalı Halil Develioğlu Efendi,
Adanalı Hasan Talat Efendi,
Antalya-Akseki- Çimili Kara Hafız Osman Efendi,
Balıkesir-Havzan'da Adana- Kozanlı Sabri Hoca Efendi,
Bolulu Hacı Ahmet Efendi,
Bolulu Muhammed Muhyiddin Haki Efendi,
Bolu- Mudurnulu Muhammed Haki Efendi,
Burdur- Dirmilli (Altınyaylalı) İbiş (Mehmet Emin) Efendi
Beyşehirli Hacı Osman Efendi,
Beyşehir- Kaşaklılı (Yeşildağlı) Hacı Ahmet Efendi,
Beyşehir- Dalaymanlı Ahmet Efendi,
Çankırılı Astarlızâde Mehmet Hilmi Efendi,
Çankırı- Çerkeşli Mehmet Hilmi Efendi,
Çankırı- Yapraklılı Hacı Mustafa Tuhti Efendi,
Denizli- Yatağanlı Hacı Mehmet Said Efendi,
Eskişehirli Sadık Efendi,
Eskişehirli Abdullah Efendi,
Eskişehir- Muttalipköylü Hüseyin Efendi,
Eskişehir- Sivrihisarlı Şeyh Osman Afif zade Ahmet Şemseddin Efendi,
Ispartalı Mustafa Efendi,
İzmir- Bergamalı Hacı İbrahim Efendi,
Kastamonu- Devrakanili Hacı Merdan Efendi,
Kütahya- Simav- Yağıllarlı Hacı Ahmet Efendi,
Manisa- Akhisarlı Abdulcelil Efendi,
Mersin- Tarsuslu Hacı Ahmet Hilmi Efendi,
Yozgat- Akdağmadenili Mehmet Edip Efendi,
ŞEYH HACI ABDULLAH EFENDİNİN ÖZLÜ SÖZLERİ

* Başkalarını himaye et, kendini beğenip kibirli olma!
* Kendini ve evladını tehlikeye atmamak için evladını ağyardan (avamdan) muhafaza et ve okumasını temin et.
* Şeref ve şan kendi kazancın olsun. Baba ve dedelerin ile olmasın. Çünkü onlar toprak olmuşlardır.
* Geçimini çalışarak temin et. Zira Allah (c.c.) geçim için çalışmayı emretmiştir.
* Eğitimciler, beklemeye tahammül edemezler. Bu yüzden emirleri suratle yerine getirilmelidir.
* Kalp uyanıklığı ile ibadet etmeyenin geliri yoktur.
* Kalp uyanıklığı ile ibadet etmeyen kimse ile Allah (c.c.) arasında engel vardır.
* Yapılan ibadetleri muhafaza edip ahirete götürmek, ibadetten hasıl olan amelleri muhafaza meyvesi olan zevki maneviyyeyi kazanmaktan güçtür.
* İnsan ibadette daima terakki üzere olmalıdır. Terakki edemezse, tedenniden sakınmalıdır.
* İnsanların en iyisi, hal ve harekatını Kur’an’a uydurandır.
* Gurbette olan kimse, aile efradına dönmek için acele etsin.
* Konuşmanızda ve bütün harekatinizda tevazuyu bırakmayın.
* Bir kavmin ameli ile amel edenler onlardandır.
* Her zaman nefse meşekkat vermemelidir. Gerektikçe istirahat etmelidir.
* Bir kimse yetmiş yıl Allah’ın emirlerini yerine getirse, bir an ondan ayrılsa, kaybettiği, nail olduğundan fazladır.
* Yemek yediğin zaman az ye. Hırsla yeme!
* Hakkı ve hakikati arayanların kalbine, Allah (c.c.) hakikati aşılar.
* Bir insan haramdan sakınır ise, onun için ibadet ve taat kolaylaşır. İbadetin tadı olur.
* İbadet, müminin gıdasıdır.
* Kalbe gelen darlık, ölçülü konuşulmamasından ileri gelir.
* Allah (c.c.), namaz kılanların kıblesidir.
* Allah (c.c.) yanında İnsanların en sevgilisi, insanlara Allah’ı (c.c.) sevdirendir.
* Lisanda olan Kelime-i Tevhid arizidir. Ölüm halinde faydası olmaz. Tevhidin kalbi olması lazımdır.
* Her zaman mutavazi olun. Herkese mulayemet gösterin. Başkalarından gelecek ezaya tahammül edin.
* Fakri temam olanın düşüncesi, yalnız Allah (c.c.) olur.
* Malınızın sadakasını vermede eliaçık olun.
* Kör kalbe hikmet atılmaz!
* Size zulum etmemeleri için hakikatlari ehil olmayanların yanında söylemeyin.
* Hakikati ehlinden gizlemeyin. Eğer gizlerseniz, onlara zulmetmiş olursunuz.
* Daima Allah’ın huzurunda olur isen, dünya ve ahiret senindir.
* Hakk’a yaklaşan halka yaklaşır. Dosdoğru olana halkın hepsi yaklaşır.
Hazırlayan:
Yrd.Doç.Dr. Şerafettin YILDIZ
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.
Selçuk Ün. Edebiyat Fakültesi